25 Kasım 2008 Salı

12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ 1. DÖNEM 1. YAZILI SORULARININ CEVAP ANAHTARIDIR

2008 - 2009 ÖĞRETİM YILI
ALİ NAİLİ ERDEM ANADOLU LİSESİ
12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ
1. DÖNEM 1. YAZILI SORULARININ CEVAP ANAHTARIDIR. Adı Soyadı

Sınıfı ve Numarası ALDIĞI PUAN

1. Aşağıdaki cümlelerin yanına bilgiler doğruysa “D”, yanlışsa “Y” yazınız.( 20 p. )
a) ( Y ) Yazar, sanat metinlerinde bilinmezi, geleceği, olabileceği, okurun düş gücüne hitap etmeyi değil, özellikle bilineni, deneyseli, bilimsel olanı vermeyi amaçlar
b) ( Y ) Sanat metinlerinde dil kesinlik taşır, yan ve mecaz anlamlı sözcüklere yer verilmez
c) ( D ) Zihniyet, bir dönemdeki siyasi, adli, askeri, dinî, sosyal ve ticari hayatın birlikte oluşturdukları ortam ve bunların hiçbirine indirgenmeyen duygu, anlayış ve zevk bütünüdür.
ç) ( Y ) Fabl, masal, hikâye gibi türler coşku ve heyecanı dile getiren metinler içinde yer alır.
d) ( Y ) Anlatmaya bağlı metinlere şiir, tiyatro gibi metinler örnek gösterilebilir.
e) ( D ) Fabllarda en çok kişileştirme ve konuşturma sanatına başvurulur.
f) ( Y ) ) Hikâye, roman, tiyatro gibi uzun anlatıma dayalı edebî eserlerde kişi kadrosu içinde yer alan ve belli bir düşüncenin, topluluğun zihniyetini ve ideolojinin temsilciliğini yüklenen kişiye karakter denir.
g) ( D ) Beydaba, Aisopos ve La Fontaine’i fabl türünün önemli temsilcileri arasında sayabiliriz.
h) ( Y ) Fabl türünün ilk örneklerini Yunan edebiyatından Aristophanes yazmıştır
ı) (D) Orhan Veli Kanık Aisopos‘tan fabl tercümeleri yapmıştır.
2. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun biçimde doldurunuz. (20 p.)
a) Türk edebiyatında ilk hikâye örneği Ahmet Mithat Efendi’nin yazdığı Letaif-i Rivayet’tir.
b) Sanatsal metinleri esas olarak coşku ve heyecanı dile getiren ve olay etrafında gelişen metinler olarak iki başlık altında inceleyebiliriz.
c) Sanat metinlerinde sezdirmek, çağrıştırmak, hissettirmek; öğretici metinlerinde ise bilgi verme, açıklama, amaçlanır.
ç) 15. yy.da Şeyhî’nin mesnevi biçiminde yazdığı Harname adlı eser Türk edebiyatındaki ilk önemli fabl niteliği taşır.
d) Açıklık bir anlatımın hiçbir tartışmaya yol açmadan tek bir yargıyı ifade etmesi, kolayca anlaşılabilmesidir (D)
e) Söylenmesi zor olan sözcükleri kullanma, aynı ek ve sözcüklerin sık sık tekrarı anlatımda akıcılığı bozar.
f) Olay örgüsünün gelişmesinde basamakları ortaya çıkaran kişiler arasındaki iç ve dış anlaşmazlıklara çatışma denir.
g) Hikaye Türk edebiyatına Tanzimat Döneminde görülmeye başlanmıştır. Batılı anlamda ilk modern hikâyemiz Küçük Şeyler’dir
h) Çehov tarzı hikâyeleriyle tanınan yazarlarımız Sait Faik Abasıyanık ve Memduh Şevket Esendal’dır.
ı) Mektup, anı ve gezi yazısı kişisel hayatı anlatan ( öğretici de olabilir) yazı türüdür.
3. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun biçimde doldurunuz. (
“Vapur şafaktan atik davranarak güzel İstanbul’u geride bırakarak ilk bakışta bir farenin basit resmini andıran Marmara’ya geçmişti.” Bu cümlede anlatılmak istenen düşünceye anlam derinliği ve inceliği katmayan süslü ifadelere yer verildiği için anlatımda yalınlık ilkesine uyulmamıştır. “Vapur, şafaktan önce İstanbul’u geride bırakarak Marmara’ya geçmişti.” şeklinde cümleyi yalın duruma getirmiş oluruz.
4. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun biçimde doldurunuz.
Masallar, olay örgüsü, kişi, zaman, mekan ve bunların oluşturduğu bir yapıya sahiptir. Bu unsurlar olağanüstü niteliklere sahiptir ve çoğu zaman hayalî bir özellik göstermektedir. Zaman ise belirsiz bir dilimdir. Bu ürünlerde iyi ve kötü / haklı ve haksız gibi zıtlıkların birlikteliği söz konusudur. Halk masalları anonim bir özellik gösterir ve kuşaktan kuşağa sözlü gelenek yoluyla aktarılır.
5. Aşağıdaki cümlelerde dilin hangi işlevde kullanıldığını yazınız.
Arka sıradakiler, beni duyuyor musunuz? Kanalı kontrol işlevi
Vah vaah! Gördünüz mü başımıza gelenleri. Heyecanı dile getirme işlevi
Nesne alabilen fiillere kılış eylemi denir. Dil ötesi işlev
Tuz, kokusuz, suda eriyen, yiyecekleri korumada ve tatlandırmada kullanılan billursu maddedir. Göndergesel (göndericilik) işlev
Ödevini yapanlar parmağını kaldırsın Alıcıyı harekete geçirme işlevi
Ayrılık dönüşü olmayan nehir / Yalnızlık yıkılmış bomboş bir şehir
Kaç sevda kül oldu böyle kim bilir / Gözyaşın kal diyor dudakların git Şiirsel (poetik) / veya sanatsal işlev

6. Aşağıdaki cümlelerde bulunan anlatım bozukluklarının sebebini ve cümlelerin doğru şeklini yazınız.
Altın Portakal Film Festivali münasebetiyle bir araya geldiğimiz bu gecede öncelikle güzel iltifatlarınız için hepinize teşekkür ediyorum. (güzel) Gereksiz sözcük kullanımı
Bizim, ömrümüzün sonuna kadar birini sırtımızda taşıyacak kadar, ne vefa ne de vicdan borcumuz yoktur. (vardır)
Özne-yüklem uyumsuzluğu
Okullara yeni üniversite bitiren öğretmenlerin atanmasıyla öğretmen açığı büyük ölçüde kapandı. (üniversiteyi yeni bitiren)
Sözcüğün yanlış yerde kullanımı
Değerli arkadaşlarım, her ağızdan bir ses çıkarsa inanın bu toplantıyı bugün bitiremeyiz. (her kafadan)
Deyim yanlışlığı
Şimdi sen mi suçlusun ben mi, bir türlü anlayamadım. (ben mi suçluyum)
Yüklem eksikliği



7.
OLAY ÖRGÜSÜ Bir adamın umut, heyecan, üzüntü, çocukluğa özlem ve hayal kırıklığının karışımı duyguların yazarın ağzından anlatılmasıdır
ZAMAN : 1946 yılı, Mayıs ayı,
MEKAN İstanbul, Havuz Başı, Beyazit Camii
KİŞİLER Aam (yazar), bir kadın ve bir erkek

8.
a) Halk hikayeleri b) Maupassant (olay / klasik) tarzı hikaye c) Çehov tarzı hikaye d) Ben merkezli hikaye
DURUM hikâyesini özelliklerini taşr. Akışkan zaman içinde bir kişinin belli olayı anımsaması, geçmişine duyduğu özlem dile getirilmiştir. Olay örgüsü dinamik değil, durağandır.


9.Yukarıdaki metin kahraman (ben, 1. tekil şahıs) anlatıcının bakış açısıyla yazılmıştır. Anlatıcı aynı zamanda olay örgüsündeki kahramanlardan biridir.

10.
ne demektir belki temayülü değil şey görmeden kurulmuş !

zamir İsim Bağlaç İsim Edat Zamir Zarf Sıfat gıcırdadıFiil yalnızedat



Taylan TATLI

Hiç yorum yok:

reklam izle kazan

SPONSOR REKLAMLAR