6 Kasım 2008 Perşembe

Milli Eğitim Bakanı Doç. Dr. Hüseyin Çelik'in Öğretmenler Günü Mesajı

Milli Eğitim Bakanı Doç. Dr. Hüseyin Çelik'in Öğretmenler Günü Mesajı

Gününüz kutlu olsun sevgili öğretmenim,

Atatürk'e “Başöğretmen” ünvanı verilişinin 78’inci ve bu günün öğretmenler günü olarak kutlanmaya başlanmasının 26’ıncı yılı…24 Kasım Öğretmenler günü…Sizin gününüz…
Çok özel, çok yüce bir mesleğin sahibisiniz. Bedeli hiçbir maddi karşılıkla ölçülemeyecek kadar saygın. Sevgi ve fedakârlık mesleği. Sınırları okul ve sınıf duvarlarıyla çizilemeyecek, zil ile başlayıp bitmeyecek kadar ağır bir sorumluluk gerektiren kutsal bir görev. Bu mesleğin tarih boyunca da böyle görüldüğünü, “bilgelik mesleği” olarak kabul edildiğini, değerinin ve öneminin her dönemde vurgulandığını biliyoruz.

Atatürk diyor ki “Dünyanın her yerinde öğretmenler toplumun en özverili ve en saygıdeğer öğeleridir.” Yüzyılar öncesinde Diyojen, “Yeryüzünde öğretmenlikten daha şerefli bir meslek tanımıyorum.”demiştir. Socrates ise öğretmenin ve öğretmenliğin önemini, “Dünyada her şeye değer biçilebilir, ama öğretmenin eserine değer biçilemez. Çünkü onun eseri hem her şeydir hem de hiçbir şeydir.” diye belirtmektedir. Hz. Ali, öğretmenliğin paha biçilmez değerini en kısa ve etkili biçimde, “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.” diyerek ifade etmektedir. Bu şekilde ünlüleri ve sözlerini çoğaltarak pekçok örnek sıralamak mümkün.

Bu mesleğin bir üyesi olarak aynı duygu ve düşünceleri paylaşıyorum. Bu değer ve önem sizlerin de bildiği gibi duygu ve düşünce düzeyinde kalmıyor, hizmetlerimize yansıyor. Yansıtmak için gereken çabayı gösteriyorum. Bakan olarak gösterdiğim bu gayrette yalnız değilim. Hükumet olarak da öğretmenlerin özlük haklarının, sosyal statülerinin yükseltilmesi, eğitim - öğretim konuları öncelikli hedeflerimiz arasında. Kamu oyu da aynı duyarlılığı gösteriyor. Eğitime Yüzde Yüz Destek Kampanyasında ve Haydi Kızlar Okula Kampanyasında açıkça görüldüğü gibi halkımızın desteğiyle ve siz öğretmenlerimizin doğru yönlendirmeleriyle başarılı olduk, olmaya devam edeceğiz.

Değerli meslektaşım,

Eğitim camiası olarak bir bütünüz ve bu anlayışla, tüm sorunlarımızı birlikte çözmek için atıyoruz bütün adımlarımızı. Sizlerin özlük haklarının yanı sıra, hizmet verdiğiniz eğitim ortamlarınızın standartlarını yükseltmek için, güvenli okul ve güvenli çevre için çalışıyoruz. Kısacası, eğitimin nitelik ve niceliğini bütün olarak görüyor, kaliteyi artırma çabasını gösteriyoruz.

“Ülkemizi gerçek hedefe, gerçek mutluluğa kavuşturmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanımızı kurtaran asker ordusu, diğeri milletimizin geleceğini yoğuran irfan ordusudur.” diyor Atatürk. Gerçekten de bugün Türkiye’de eğitim—öğretimden söz ettiğimizde, 18 milyonu aşan öğrencimiz ve 600 binin üzerinde öğretmenimizle kalemli bir ordudan söz ediyoruz. Sayısal büyüklüğüyle değil yalnızca, geleceğimizi şekillendirecek bilim ve kültür ordusu bu. Elbette önemli. Elbette gereken yapılıyor ve yapılacaktır.

Bu görevi yerine getirirken şevkinizi kıracak, hızınızı kesecek her türlü olumsuz düşünceyi bir kenara itmek önemli. Mesleğinizin kaçıncı yılı olursa olsun ilk günkü heyecanınızın kaybolmaması da önemli. Çabalarımız da bu yolda. Ülkemizin her köşesinde, göğüslemek zorunda kaldığınız ağır ekonomik ve sosyal koşullar altında bile çocuklarımızı, gençlerimizi geleceğe en iyi şekilde hazırlama idealinden hiçbir zaman taviz vermediğinizden ve yetiştirdiğiniz her öğrenciye bu bilinçle yaklaştığınızdan asla şüphem yok. Öğrencilerinizi yetiştirmenin yanında çağımızın gereklerine ve eğitim anlayışına uygun olarak kendinizi de yenileme ve geliştirme gayretlerinizden eminim.

Bizler biliyoruz ki siz saygıdeğer öğretmenlerimizin sorunları eğitim öğretimin diğer alanlarını da etkilemekte. Kalıcı çözümler üretmedikçe eğitim-öğretim alanındaki diğer hedeflerimizi de gerçekleştiremeyiz. Bu bilinçle başlattığımız uygulamalardan, gerçekleştirdiğimiz çalışmalardan da kısaca söz etmek isterim.

• Öğretmenlik mesleğinin daha da gelişmesi için yaptığımız çalışmaların başında öğretmenliğin kademelendirilmesi gelmektedir. Yeni sistemle, statik yapıda olan mesleğinizi yeni bir dinamizme kavuşturduk. Öğretmen, uzman öğretmen, başöğretmen şeklinde kademelendirdik ve geçiş yapanlara ek ücret verilmesini planladık,

• Ek ders ücretlerinizi yüzde 40 oranında artırdık,

• Atamalarınızı objektif kriterlere bağlayarak, bilgisayar ortamında görev yerine “nokta atama” sistemi ile gerçekleştirmeye başladık, ülke genelinde öğretmen dağılımını dengeli hale getirdik,

• İlköğretim öğretmenlerine teftiş kolaylığı getirdik ve böylece ilköğretim müfettişleri sicil amiri olmaktan çıktı,

• Eğitim öğretimde bilişim çağını yakalama, bu yolla kaliteyi artırma çalışmalarına hız verdik. Eğitim ortamlarında bilgi ve iletişim teknolojisi donanımlarını ve ADSL internet bağlantılarını gerçekleştirdik. Pek çok iş ve işlemi internet üzerinden ve hızlı olarak halletmeniz ve bilgiye erişmeniz için gerekli adımları attık. Bunların yanı sıra siz öğretmenlerimizin de bilgi ve iletişim çağının gereklerine uygun meslekî donanımlarınızı önemseyerek hizmet içi eğitimler verdik. Hızlı ve işlevsel eğitimlerle birlikte yeni teknolojilere de sahip olmanızı istedik ve kolaylaştırmak üzere “Dizüstü Bilgisayar Kampanyası” düzenledik,

• Ev sahibi olmanıza yardımcı olmak için “Öğretmen Konut Projesi”ni hayata geçirdik,

• Öğretim programlarını öğrenci merkezli ve aktif öğrenmeyi sağlayacak şekilde yenileyerek uygulamaya başladık. Rehberlik ve yönlendirme hizmetlerini de yeniden yapılandırdık. Problem ortaya çıkmadan müdahale edilecek yeni bir sisteme geçtik,

• Öğretmen eğitimine standart getirerek “Öğretmen Yeterlilikleri Taslağı” nı yayımladık ve pilot illerde uygulamaya başladık. Öğretmenlerin kendi branşlarına geçişleri için gerekli kolaylıkları sağladık.

• Başarılı öğretmenlere okulda yöneticilik yolunu açtık,

• Millî Eğitim Akademisini etkinleştirdik..

Ana başlıklarla değindiğim bu hizmetler elbette sizler için yapılanların tümü değil. Daha birçok hizmet sayabilirim. Yapılanları da yeterli bulmuyorum. Hizmetlerimiz sürecek. Sizden aldığımız geri bildirimlerle elele vererek yenilerini gerçekleştireceğiz. Zorlukları da birlikte yeneceğiz.

Sevgili Meslektaşım,

Millet Mekteplerinin açılışı ve ulu önder Atatürk’ün Başöğretmenliği kabulünün bir yıl dönümünde daha öğretmenler gününü birlikte kutlamanın mutluluğunu yaşıyor, öğretmenler gününüzü en içten duygularımla kutluyorum. Ebediyete intikal etmiş bütün öğretmen ve eğitimcileri rahmetle anıyor, aileniz, çalışma arkadaşlarınız ve öğrencilerinizle daha mutlu, başarılı ve huzurlu olmanızı diliyorum. Siz yalnızca 24 Kasımlarda değil her zaman değerlisiniz ve öyle kalacaksınız. Büyüyen her fidanda, açılan her çiçekte kokunuz; geçmişte ve gelecekte iziniz var.

Bilim ve aklın ışığında, sevgi dolu yolun açık olsun fedakâr öğretmenim…



Doç. Dr. Hüseyin ÇELİK
Millî Eğitim Bakanı

Hiç yorum yok:

reklam izle kazan

SPONSOR REKLAMLAR